Uzman Klinik Psikolog Pedagog Gülten Demirdöven Kadıköy 0544-7243650
ekremculfa@hotmail.com
Çocukların veya Öğrencilerin Öğrenme Güçlüğü yaşadığı nasıl anlaşılır? Dikkat eksikliği nedir?
28/03/2016 Çocukların
veya Öğrencilerin Öğrenme Güçlüğü yaşadığı nasıl anlaşılır? Dikkat eksikliği
nedir?
Öğrenme güçlüğü (disleksi, disleksia) normal ya da
normalin üzerinde zekâya sahip; herhangi bir fiziksel sorunu olmayan; dinleme,
konuşma, okuma ve yazma, problem çözme ile matematiksel becerilerin
kazanılmasında ve kullanılmasında önemli güçlükleri olan; kendini idare etme,
sosyal algılama ve etkileşim sorunları olan; standart eğitime rağmen, yaşına ve
zekâsına uygun okul başarısı gösteremeyen bireylerdeki durumdur... Öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklarda akademik
başarısızlık yanında sosyal ve duygusal güçlükler de gözlenir. Sınıf ortamında,
arkadaşlarının içinde okuma, yazma, matematik gibi becerilerde hatalar yapan
çocukların öz güven duygusu azalır, buna bağlı olarak ders çalışmayı reddetme,
çabuk sıkılma, arkadaşları ile aynı ortamda olmaktan kaçınma gibi davranışlar
gözlenmektedir. Elbette ki öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklarımız
sadece başarısızlıkları ile anılmıyorlar. Onlar bir o kadar icatçıdırlar, meraklıdırlar...Bir
bakarsınız yeni aldığınız bir cihazı, aleti kullanma kılavuzuna bile bakmadan öğrenmişler
ya da çözülmesi zor olan bir matematik problemine ilişkin yaratıcı bir çözüm
yolu geliştirmişler. Öğrenme güçlüğü neden ve ne zaman ortaya çıkar? Öğrenme güçlüğünde genetik faktörler rol oynar. Erken doğan ve doğum sonrası komplikasyon yaşayan
çocuklarda öğrenme güçlüğü görülebilir. Doğum öncesi ve doğum sonrası geçirilen kazalar
sonrası öğrenme güçlüğü görülebilir. Öğrenme güçlüğü erkek çocuklarda, kız çocuklara
oranla daha fazla görülür. Öğrenme güçlüğünün erken dönem belirtileri nelerdir? Çocuklarda birçok semptom görünür. Bunların
başında; okuma yazma, matematiksel anlama, kavrama, yargılama becerilerinde
sorunlar sayılabilir. Bunun yanı sıra hiperaktivite, dikkatsizlik ve
dürtüsellik de görülebilir... Belirtilerin 7 yaşından önce başlaması
gerekir. Genellikle 4-5 yaşlarında belirtiler belirgin hale gelir. Ancak bir
kısmı bebekliklerinden itibaren huysuzlukları, az uyumaları ve az yemeleri ile
dikkat çekerler. Okul döneminin başlamasıyla dikkat eksikliğine bağlı öğrenme
sorunlarının gündeme gelmesi ve arkadaşlarla olan sorunları aileyi tedirgin
etmeye başlar. Ergenlik döneminde ise okul başarısızlığı yanında davranış
sorunları ve aileye karşı gelişen tutumlar gözlenir. Dikkat eksikliği okul öncesi dönemde pek fark
edilmeyebilir. Zekâ düzeyi iyi olan ve ek olarak özel öğrenme güçlüğü olmayan
çocuklar ilkokulun 3.ve 4.sınıflarına kadar derslerde sorun yaşamayabilirler.
Çalışmadıkları ve dersi iyi takip etmedikleri halde notları kötü olmayabilir.
Derslerin ağırlaşmasıyla birlikte başarıda ciddi düşüşler yaşanmaya başlanır. Bu çocukların bir kısmı ders dışı işlerde de çabuk
sıkılma belirtileri gösterirler. Ev içinde sorumluluk almak istemezler,
genellikle dağınıktırlar ve kurallardan hoşlanmazlar. Yaş dönemlerine göre öğrenme güçlüğünün belirtileri
nelerdir? Okul öncesi dönem: Kelime dağarcığında yavaşlık, telaffuzda zorluk, geç
konuşma, el tercihinde gecikme, rutin işleri yapmakta zorluk, sabırsızlık,
sakarlık, iletişim kurmada becerisizlik, çizim yapmaya yönelik isteksizlik,
sağ-sol karıştırma, makasla kesme, ayakkabı bağcığı bağlamada yetersizlik... İlkokul dönemi: Okumayı öğrenmede gecikme, okumada isteksizlik,
yazarken harf atlama ya da harf ekleme, yönergeleri takip etmede zorluk, sözcük
hece çıkarma, bilginin hatırlanmasında zorluk, zamanı öğrenmede güçlük,
düzenleme ve organize olmayla ilgili sorunlar, yaşıtlarıyla ilişkilerde
sorunlar, okunaksız ya da yavaş yazma, zaman ve mekân konusunda zorlanma, kendini
kontrol edememe, yersiz öfke nöbetleri... Lise ve sonrası dönem: Yabancı dil öğreniminde zorluk, soyut konuları
öğrenmede zorluk, açıklamaları anlama ve kavramada zorluk, sınavlara
hazırlanmada zorluk, konuyu özetlemekte zorluk, kendini kontrol etmede
becerisizlik... Öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklarla çalışırken dikkat
edilmesi gerekenler: Öğrenme güçlüğü yaşayan bireye, yaşadığı güçlüklerin
zekâsı ile ilgili bir problem olmadığı, farklı öğrendiği, öğrenme için daha
fazla zaman ayırması ve çaba göstermesi gerektiği uygun bir dille
anlatılmalıdır. Onlarla çalışırken sabırlı olmak, hoşgörülü olmak ve
yapabileceklerine dair cesaret vermek yararlı olacaktır. Etkinlik süresince bireyin herhangi bir tepki
vermeden önce düşünmesi sağlanmalı, bireyin kendisinin kullanabileceği
stratejiler geliştirerek kendine yeterli ve bağımsız çalışabilmesi
desteklenmelidir. Öğrenme güçlüğü olan öğrenciler düzenli ortamlara
ihtiyaç duyarlar. Dış dünyalarının düzenlenebilmesi için listeler yapın.
Onların hatırlatılmaya, uygulama ve tekrar yapmaya, yönlendirmeye, sınırlar
konulmasına ve düzene ihtiyaçları vardır. Hatırlamalarına yardımcı olabilmek için onlara
ipuçları, kafiyeler, kodlar, gruplandırmalar vb. yöntemler kullanılmalıdır.
Talimatlarınızı basitleştirin. Basit cümleleri kavramak daha kolaydır. Büyük projeleri, küçük ve bitirilmesi kolay
parçalara bölün. Büyük bir işi, kolayca başarılabilir küçük parçalara bölmek
onları ürkütmeyecek ve öz güven duygusu desteklenmiş olacaktır. Uzman Psikolog Pedagog-Aile-Öğretmen iş birliği
sağlanmalı... Çocuğun başarılarını yakalamak ve övmek için hep
tetikte olun. Çocuğun davranışlarını ya da derslerle ilgili zorluğunu
yaramazlık ya da tembellik olarak yorumlayan anne-babalar çocukla ilişkilerini
bozacak derecede sürekli ceza verme eğilimindedirler. Ailenin çocuğa yönelik
tutumları gözden geçirilerek yanlışlar ayıklanmaya çalışılır. Tedavide çocukla
yeniden sağlıklı ilişki kurabilmenin yolları aranır. Sadece sorun ortaya
çıktığında görüşmek yerine belirli aralıklarla görüşmek daha yararlı olacaktır. Öğrenme güçlüğüne sahip çocukların öz güven
duygularını geliştirmek, yapabileceklerine dair kendilerine güvenlerini
arttırmak çok önemlidir. Amaç; çocukların kendine, çevresine yararlı
olmalarını, toplumla uzlaşmalarını sağlamaktır. Bu amaç ile aileler,
pedagoglar, öğretmenler ve tüm uzmanlar işbirliği yapmalı ve çocukların
gelişimine destek olmalıdır. Farklılıkları olan tüm çocuklara gereksinim
duydukları ortamı hazırladığımızda, kendi yapabileceklerinin en iyisini
yapacaklarını unutmayalım. Sorularınız ve iletişim için Dr Ekrem Çulfa Psikolog
Pedagog 0544 724 36 50 |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
KİŞİLİK, KARAKTER ANALİZİ NEDİR? - 19/11/2016 |
My life Psikolojik Danışma istanbul 0533 373 8123 My life Psikolojik Danışma istanbul 0533 373 8123 |
BAZI İNSANLAR NEDEN YALAN SÖYLERLER?-2 - 19/11/2016 |
My life Psikolojik Danışma istanbul 0533 373 8123 My life Psikolojik Danışma istanbul 0533 373 8123 |
HELİKOPTER EBEVENYLİK - 10/05/2016 |
Assoc Prof Dr Ekrem Çulfa 0533 373 8123 ekremculfa@hotmail.com |
Düşündürücü bir tebessüm... - 02/05/2016 |
Assoc Prof Dr Ekrem Çulfa 0533 373 8123 ekremculfa@hotmail.com |
Stres ile Başa Çıkma Yöntemleri Nelerdir? - 01/05/2016 |
Assoc Prof Dr Ekrem Çulfa 0533 373 8123 ekremculfa@hotmail.com |
CİNSELLİĞE VE CİNSEL TERAPİYE DAİR GELEN BAZI SORULAR - 29/04/2016 |
Assoc Prof Dr Ekrem Çulfa 0533 373 8123 ekremculfa@hotmail.com |
Yasal ve Hukuki Uyarı: - 26/04/2016 |
Assoc Prof Dr Ekrem Çulfa 0533 373 8123 ekremculfa@hotmail.com |
Yurdumuzda Geleceğin Emanetçileri Çocuk ve Gençlere Psikolojik Danışmanlık - 24/04/2016 |
Assoc Prof Dr Ekrem Çulfa 0533 373 8123 ekremculfa@hotmail.com |
Aile Danışmanlığının İşlevi - 24/04/2016 |
Assoc Prof Dr Ekrem Çulfa 0533 373 8123 ekremculfa@hotmail.com |
Devamı |